Bodrum Meyhaneler Sokağı ile tanışmam Bodrum’da yıllaar önce yaptığım tatillerden birine denk düşüyor. O gece, çoğuyla yeni tanıştığım kalabalık bir grupla nefis bir “meyhane” akşamı geçirip, muhabbete de balığa da doyamadığımı hatırlıyorum. 💙 Bodrum’a yeni taşınıp, balıkla beslenme derdine düştüğüm günlerde ise, kıdemli Bodrumlulardan aldığım cevap yine, zaten diğer ismi de “Balıkçılar Çarşısı” olan Meyhaneler Sokağı oluyor. Çarşıdaki balıkçılardan balığınızı seçip alıp, oturduğunuz meyhaneye pişirttiriyorsunuz. 🎣 Balığın tazesini uygun fiyata yemiş; bir de meyhane ortamıyla şenlenmiş sayılıyorsunuz. 🤗
Yılların İstanbul çocuğu olmam gereği, meyhaneler sokağındaki bu Çiçek Pasajı–Nevizade hissi beni ayrı yakalıyor. Özellikle kışın soğuk günlerinde, Bodrum‘daki mekanların bir kısmının kapalı, geri kalanının da bomboş olduğu bazı gecelerde; canım şöyle sıcak ve kalabalık bir ortam istediğinde hemen Meyhaneler Sokağı‘na koşuyoruz. Bodrum’daki tüm “turistik” bölgeler gibi, burası da sokağa girdiğiniz andan itibaren tüm mekanların “bize gelin bize gelin” ısrarlarıyla karşılaştığınız ve haliyle nereye oturacağınızı şaşıracağınız bir yer. Neredeyse bütün mekanlara gidiyoruz, çoğundan da gayet memnun kalıyoruz ama müdavimi kesileceğimiz o mekanı bir türlü bulamıyoruz…
Geçtiğimiz haftalarda ise, nihayet o barajı aşıp, Bodrum Meyhaneler Sokağı‘nın yeni açılan bölümünün en sonuna kadar ilerlemeyi başarıyoruz! Ve Mavi Sürgün ile bu vesileyle tanışıp, daha mezelerinde kendimizi kaybederken “demek ki, aynı Bodrum’un gizli cennet koylarını keşfetmek gibi, favorin ilan edeceğin mekanlarını bulmak da biraz mücadele gerektiriyormuş!” sonucuna varıyoruz. 😇
O akşamdan bu yana Mavi Sürgün’e kaç kez gittiğimizi sayamadım ama, kısa zamanda fark ettik ki Bodrum’da yaşayan İstanbullular hep burada! Etrafta tanıdık yüzler gördükçe masalar birleşmeye başladı, böylece şu meşhur uzun masamız yeniden, bu kez Mavi Sürgün‘de kurulmuş sayıldı. 💙
Bodrum Meyhaneler Sokağı’nda bir İstanbul mekanı…
Mavi Sürgün‘ün ev sahiplerinden Emre (Yücek)’nin gerçek bir Cadde çocuğu olduğu ortaya çıkıp, Caddebostan-Kadıköy civarlarında takıldığımız, sevdiğimiz mekanların da ortak olduğunu görünce “kan çekiyor” mevzusuna yeniden inanıyoruz. 😇 Mekanın Avrupa yakasını ise, 20 senelik tecrübesini Bodrum’da Mavi Sürgün’e taşıyan Turgut İlker temsil ediyor. Kendisi, Asmalımescit Groove‘un 10 yıllık işletmecisi. Böylece çok sevdiğimiz Nevizade tadına bir de Asmalımescit eklendi! ❤ Mutfaktaki gizli kahraman aşçıbaşımızın (Fahrettin Turhan) geçmişinde ise Dulcinea, Cafe Zone, Ara Cafe, Groove, Serendip Otel Marmaris, Sortie gibi mekanlar var. Tüm bu havalı isimlere rağmen, Mavi Sürgün’de fiyatlar çok uygun; lezzet olarak Bodrum ortalamasının çok üstünde, hesabı istediğinizde ise oldukça altındalar. 👍
Mavi Sürgün’de mutlaka tatmanız gereken lezzetler!
Mavi Sürgün’e ilk gidişimde, mezelerin hepsinin birbirinden “spesiyal” olmasının şaşkınlığıyla hepsini tatma telaşına düşüp balığa geçmeyi başaramamıştım. 😋 Bunda tabii masaya oturduğunuz gibi önünüze gelen, bizzat Turgut Bey’in ellerinden çıkan, sıcacık mısır ekmeği ve Focaccia‘nın katkısı da büyük. 👌🏼 Şahsen, bir restoranda ekmekler güzel (ve sıcak!) değilse ister istemez yemeği de çok beğenememiş sayılanlardanım. Mavi Sürgün’de ise Turgut Bey’i “ya biz biraz daha mısır ekmeği alabilir miyiz?” diye diye resmen hırpaladım!
Mezelere gelirsek… Patlıcansız rakı sofrası olmayan, olamayanlar için iki tavsiyem var. Birincisi, Osmanlı saray mutfağı usulüyle hazırlanan köpoğlu. Sunumu da lezzeti de gerçekten tek kelimeyle orijinal. İkincisi ise, Milano usulü patlıcan ezmesi. Köz patlıcana tahinin bu kadar yakışacağını bilemezdik ki! 👏🏻 Tattığım mezelerin hepsini ayrı ayrı tavsiye edebilirim ama; benim için topik aşkı başka. Artık masaya oturduğum anda topiğimi hazırlamaya başlıyorlar galiba… 😍
Mavi Sürgün‘ün tüm deniz spesiyallerine bayılacaksınız ama, bilerek gidin de ıskalamayın diye Levrekli Pazı Sarması‘nı özellikle tavsiye edeceğim. Sosta 3 gün dinlendirilmiş levrek ve cheddar peyniri pazı ile sarıldıktan sonra fırına veriliyor ve ortaya bağımlısı olacağımız bir lezzet çıkıyor. 💙 CHEDDAR!
Sizi daha fazla acıktırmadan kapanışa geçeyim. Mavi Sürgün’ün meyve tabağı hem öyle dolu dolu, hem de o kadar tatlı bir sunumla geliyor ki; zaten olmazsa olmaz listesine kafadan giriyor… Benim asıl tavsiyem ise içinden sıcacık tahinin resmen aktığı Brusca‘sı. Rakı sonrası hangi tatlının iyi gittiğini bir türlü bulamayanlara ısrarla öneriyorum!
Brusca’yı cila biralarına bağladığımız dakikalarda, nihayet Meyhaneler Sokağı’nda da bir mekanın müdavimi olmuş sayıldığımız için mesuduz. 😇Mektubumu sonlandırırken; Mavi Sürgün‘e gideceğiniz zaman Facebook sayfamızdan bize de bir mesaj atın diyorum; bu ara sık sık oradayız, masaları birleştirmeye her zaman hazırız. 😇 Zaten denk gelemezsek bile muhtemelen İstanbul‘dan birçok tanıdık sima ile karşılaşacaksınız; “az kalsın İstanbul’u özleyecektim” demenize kalmadan kendinizi Asmalı’da bulacaksınız. 😎
O zaman afiyetle; sağlığımıza, Bodrum’a, Pistanbul’a… 🍻
