Bodrum’da yarışmaya “tatilci” kontenjanından katıldığım zamanlarda, tatilin 1 günü mutlaka tekne turu yapardık. Artık Bodrum’da yaşayan biri olarak geçireceğim ilk yaz sezonu gelip çattığında ise, aklı selim kişilerin tekne ile rahat rahat ulaşmayı tercih ettiği koylara karadan ulaşma sevdasına tutulduk. 😝 Arabayı Kargıcak Koyu‘nda bırakmanın eşiğinden döndüğümüz maceramız, Akvaryum Koyu‘na yaptığımız aşırı keyifli trekking ve son olarak da azimli Mazı koyları turumuzun ardından, bozuk yollar kadar bayram kalabalığı da bizi hırpalamaya başlayınca, artık bir tekne turu patlatmak şart oldu! ⛵️
Tekne turu vs. Beşiktaş motoru
Bodrum‘da turist işi tekne turlarının yer yer nasıl bir eziyete dönüşebildiğini eminim siz de deneyimlemişsinizdir. Beşiktaş motoru misali tıka basa dolan 40-50 kişilik tekneler, belli bir saatten sonra illa ki cıstak cıstaklara, hatta bazen mezdekelere, ama her türlü “yavrum kaldır kollarını” kıvamına bağlar; nüfusun önlenemez uğultusu en huzurlu koyların bile sessizliğini bozar; yer kapma yarışları soğuk makarna kapma yarışlarını kovalar. 😳 Siz neye uğradığınızı anlamadan tekne dönüş yoluna geçer; gölgede kalmayı başaramayanlara cayır cayır bir geceyi atlatmaya çalışmak düşer…
Halbuki tekne, bir “bakir koylara ulaşma aracı” değil; başlı başına bir keyif. Önünüzde masmavi bir sonsuzluk, yüzünüzde hafif bir rüzgar olacak; o koyların sadece muhteşem denizi değil, muhteşem sessizliği de ruhunuzu doyuracak. 💙 Bana kalsa o teknede birkaç kitapla baş başa olunacak, motorun sesi kapatılıp teknolojinin sıfırlandığı yerlere yelken açılacak; mümkünse gün doğumu denizin üstünde karşılanacak. 😎 Tekne işinden hiç anlamıyorum ama, sanırım denizin altında olup tüm dünyayla bağlarını koparmaktan sonra gelen ikinci en güzel şey, denizin üstünde olmak! 🚣
Tekne turunun özeli…
Daldığımız hayallerden su yüzüne çıkarsak; plaj kalabalığından günübirlik uzaklaşmanın en basit yollarından birinin, rotasını çok gidilmeyen koylardan seçmiş bir özel tekne turu olduğunu söyleyebilirim. Bu sezonun ilk tekne turundan dönmüş ve fazlasıyla güzel bir gün geçirmişken, size de tavsiye etmeden geçmeyeyim… 😇
Öncelikle şunu not düşmek istiyorum; “özel tekne turu” öyle efendim maliyetli, çok havalı filan bir şey değil. Yapmanız gereken tek şey, seçtiğiniz teknenin gerektirdiği kişi sayısını toparlamak. Biz 15 kişilik bir tekne ile çıktık (8 kişilikleri de var) ve kişi başı 100 TL gibi bir rakama geldi. 👉 Herhangi bir plajda yer kapmak için sabahın bir vakti orada olursanız; haliyle 2 öğün yemeği orada tüketip, gün boyunca da suyunuzu-kahvenizi-biranızı içerseniz daha bile pahalıya çıkıyorsunuz sanki. 💸 Üstelik yemeklerimiz öyle her plajda bulabileceğimiz türden değildi; taze tutulmuş balıklar, karidesler, yengeçler havalarda uçuşuyor ve her biri çok lezzetli. 😍 Alkolsüz içecekler menüye dahilken, işin maddi-manevi avantajlı bir diğer yanı, alkollü içecekleri kendiniz götürüyor olmanız.
Torba‘daki minik iskeleden kalkan teknemizin buzdolabını tıka basa doldurduğumuza göre, artık koylarımızı gezmeye hazırız…
Kızıl Koy
Torba ile Göltürkbükü arasında kalan Kızıl Koy, tekne turumuzun en sevdiğimiz durağı oldu; o kadar ki dönüşte kaptanımızdan orada tekrar durmamızı rica ettik. 💙 Suyun rengine, berraklığına, koyun yeşiline, sakinliğine; hangi birine aşık olacağımızı şaşırdık! 😍 “Kızılbük” aynı zamanda Datça‘nın da en güzel koylarından birinin adı. Demek ki neymiş, isminde kızıl gördüğümüz koya balıklama atlamak gerekirmiş! 😋
Hattat Koyu
Hattat Palmiye Koyu olarak da geçen bu koyumuz, Ahmet Hattat’ın koyuymuş ve “dünyaca ünlü cennet“lerden biri olarak, büyük büyük ünlü isimler tarafından sık sık ziyaret ediliyormuş. Su biraz bulanıktı, her zaman öyle mi oluyormuş bilemiyorum. 😐
Cennet Koyu
Cennet Koyu turumuzun en meşhur koyu olduğu için, bir de tabii geç saatlere kaldığımızdan, özellikle kıyı şeridi oldukça doluydu; sabahın erken saatlerinde gitmekte fayda var. Bodrum’un çoğu cennetiyle aynı kaderi paylaşmış olan koy, hala çok güzel olsa da, artık “bakir” bir koy değil; bu yüzden sanırım tekneyle gelmek en güzel seçenek olabilir. Çoğu tekne gibi biz de yemek molamızı bu koyda verdik, kendimizi yeniden turist gibi hissettik. ☺️
Bonus: Demirci Koyu
Demirci Koyu aslında turumuz dahilinde değildi, ama Cennet Koyu‘nda çok kalmayı tercih etmeyince kaptanımız bizi daha sakin olduğu için buraya getirdi. Sonradan öğrendik ki burası da ünlülerin gizli tercihlerinden biriymiş. 😱
Küçük tekne turumuzdan çıkardığımız büyük sonuç; zevki-rengi birbiriyle uyumlu yakın arkadaşlarla çıkılacak özel tekne turlarının, Bodrum’un kalabalık sezon zamanları için ideal tatil yöntemi olduğu şeklinde. 👍 Aynı gün içinde hem dinlenmeyi, hem sakin sakin demlenip uzun uzun muhabbet etmeyi, hem de eğlenmeyi başarmış sayılıyoruz; Bodrum‘da yeni tekne rotaları keşfetmek için sabırsızlanıyoruz! ⛵️
✍ Rota ve tekne önerilerinizi şuraya veya [email protected] adresine iletirseniz çook mutlu oluruz. 😇
✍ Avni Kaptan’a nefis deniz ziyafeti, müdahalemize mahal vermeyen harika müzik seçimleri ve tabii muhabbeti için bir kez de buradan teşekkür ediyoruz. 👍