Bodrum’un kışı nasıl araştırması bahanesiyle gezme turumuz, güneşli bir Kasım sabahı Torba‘da başladı. Öncelikle Torba’ya çok aşina olmayanlar için mini bir özet geçeyim. Torba, yaklaşık 6 kilometre mesafesiyle merkeze en yakın koylardan biri. Birkaç yıl önce çıkan klasik Bodrum yangınlarından birinde büyük hasar almış olsa da, hala yeşil mi yeşil, sakin ve kapalı bir koy. Bodrum denince Fedon şakaları yapmaya başlayan biriyseniz, Torba’yı size Fedon’un fahri memleketi olarak da takdim edebiliriz.
Torba‘daki güneşli Kasım sabahımız Karya Fırın‘da başladı. Birkaç gün önce Göltürkbükü‘nden geçerken Torba Unlu Mamülleri’nden almış olduğumuz poğaçaların tadı hala damağımızdaydı ve Torba’daki esas yerinde şöyle sere serpe bir kahvaltı yapmayı aklımıza koymuştuk. Afiyetle götürdüğümüz gözlemeleri yakmak için Torba’nın merkezine doğru yola koyulduk.
Torba’nın merkezi deyince, insanlar Voyage Torba cevabını veriyor. Buradan yat limanına doğru mini bir yürüyüş yapıyoruz. Etrafta kimseler yok. Daha önce hiç gitmediğim ve “sanatçıların uğrak yeri” diye geçtiğini bildiğim Torba Sanatevi‘ne uğramak istiyorum, ama sahil yolundaki tüm mekanlar kapalı. Yengeç Restaurant‘ta yengeçli-karidesli krep yeme hayallerim de suya düşüyor haliyle. 😕
Fotoğraf çekmelere doyamayarak Torba Limanı‘na ulaşıyoruz. Burası “Fatma Girik’in evinin hemen karşısında” diye geçiyor; kendi kendime niye “Fatma Girik’in evi limanın karşısında” demek yerine tersini söylüyorlar diye düşünüyorum. 😳 Limanda nihayet insan görmeyi başarıyoruz (2 adet) ve yakalamışken hemen “Kışın Torba nasıl?” sorgusuna çekiyoruz.
Bir sen, bir ben, bir de köpek
“Torba’da gezilecek neresi var?” sorumuzu “yok işte, bu kadar” gibi net bir cevapla karşılayan Torba rehberi abimiz, Torba’nın gerçek bir “yazlıkçı” koyu olduğunu anlatıyor. Kışın burada hiçbir şey bulamazsınız diyor. Tüm mekanlar, bakkallar, çakkallar kapalı. “Kışın Torba’da yaşanır mı?” soruma da aynı net tavrıyla “hayır” cevabını veriyor. Tek bir market açıktır; ona da iki adım mesafede bile olsanız gece gitmeye ürkersiniz, diyor. Sokaklarda sadece köpekler var. Bu Bodrum’a taşınmadan önce duyduğum kış uyarılarının en klişelerinden biri. Buraya taşınınca çok da yersiz olmadığını anladım; Bodrum’da kişi başına en az 3 sokak köpeği düşüyor ve örneğin sabahın erken saatlerinde Kumbahçe‘ye düzenlediğim sahil yürüyüşlerimde peşime mutlaka bir köpiş çetesi takılmış oluyor. Sanırım köpeklerle çok hoşlaşmayan biriyseniz Bodrum’un size göre olmadığını düşünebiliriz. Torba rehberimizin iddiasına göre merkezdekilerin aksine buradaki köpekler bir de insan kovalama, saldırma gibi aktiviteler düzenliyormuş. Abimiz arttırıyor: “Gece domuz indiği bile oluyor.” 😳 “Domuz mu öptüm cnm by” diyerek yanından ayrılmadan önce son bir “Kışın Bodrum’da yaşamak için ideal yer neresi?” sorusu patlatıyoruz ve uzun bir analizin ardından ondan da “Eskiçeşme” cevabını alıyoruz.
Patili çeteyle beraber dört tur döndükten sonra, Bi’Kave denen mütevazi kafenin en güzel masasına çöküyoruz ve tatlış Bodrum teyzesinin bize yaptığı kahvelerle 1. Torba seferimizi sonlandırıyoruz. “Kışın Torba Nasılmış?” sorusuna ise hobi olarak gelecekseniz sakinler sakini, huzurlu, musmutlu cevabını yapıştıyoruz…
Bodrum Torba’da Gezilecek Görülecek Yerler
Masmavi-yemyeşil manzaralı yürüyüşleri sevenler için; Torba sahil yolu ve Torba limanı
Tarihsel ve kültürel bir gezi umanlar için; Leleg kalıntıları ve Bizans manastırı
Gurme takılanlar için; Gonca Balık ve Yengeç Restaurant
Magazinel takılayım, Fedon’la karşılaşayım isteyenler için; Torba Sanatevi
