Bodrum Uçurtma Festivali

Bodrum Rehberi
Gökçe Devecioğlu
Bodrumluculuk

Bodrum’un nesi meşhurdur sorusuna bir cevap da; Bodrum festivalleri. Mandalinasından balesine, motosikletinden klasik müziğine; neredeyse her ay “şenlik” kelimesinin hakkını veren bir festival gerçekleşiyor. Mayıs ayının menüsünde ise 9. Bodrum Uçurtma ile Farkındalık Festivali ve 17. Uluslararası Bodrum Dans Festivali yer alıyor.  İstanbul’da burun kıvırdığımız etkinliklere bile Bodrum’da koşa koşa gidiyoruz ya, geçtiğimiz pazar sabahı da, Ortakent Yahşi Engelliler Okulu yararına düzenlenen Bodrum Uçurtma Festivali için, Gümbet Değirmenler‘de yerini ilk alanlardan olduğumuzu söylememe gerek yok galiba. 

ucurtma cover
Engelleri gökyüzüne kaldırmak…

Bodrum Uçurtma Festivali‘ne vardığımızda ortam inanılmaz tatlıydı: Rüzgardan kendisinin nasıl uçmadığına şaştığım miniklikte çocuktan, ikinci baharını Bodrum’da yaşadığı gözlerinden belli olan teyzeme kadar herkesin elinde bir ip, ipin ucunda püsküllü bir uçurtma, uçurtmanın üzerinde “Engelsiz Bodrum” mesajı vardı.  Sanırım “farkındalık” dediğimiz şey, herkesin hafızasında nefis bir anı olarak kalacak bir gün yaşatmaktan daha iyi bir yöntemle kazandırılamazdı… 

ucurtma 2
Bodrum’da çocuk olmanın harika bir şey olduğundan bahsetmiş miydim?
ucurtma4
Teyzeler-amcalar dahil herkes çocuk 🙂

Büyük şehir çocuklarının uçurtmayla imtihanı

Festival alanında yüzümüzde kocaman gülümsemelerle attığımız turdan sonra, bizim de uçurtmalarımızı açıp gökyüzündeki gösteriye katılmamız gereken an geldi çattı. Çattı ama, hepimizde bir çekingenlik…  Cümleten doğma-büyüme büyük şehirli çocuklarız ya, hangi arkadaşımızı “geliyor musun?” diye aradıysak “ben hiç uçurtma uçurmadım ki”, “becerebilir miyim ki” gibi cevaplar aldık mesela. Bende de durum aynı; hafızamda hayal meyal de olsa bir uçurtma anısı aradım, bir türlü çıkmadı. 

Mini “bunun ipini nereden bağlayacağız yahu?” krizimizi, yüz kızartıcı birkaç başarısız uçurma teşebbüsü izledi.  Neyse ki doğayla ilgili tüm oyuncakların, oyunların, sporların en güzel yanı; siz en doğal halinizle yaklaştığınızda elinizden tutması. Ne zaman zorlamayı bırakıp, şu İstanbullu halime gülmeye başladım; uçurtmam havalandı!

ucurtma7
Bodrum’da o gün hava kapalı, gökyüzü griydi; renklendirdik.

Festival kalabalıklaştıkça yer yer birbirine dolandıkları için sevgili uçurtmam birkaç kez yere çakıldı, ha bir de telefonum çaldığında “teknolojiyle benim aramda bir seçim yap” dermişçesine bir kez elimden kaçtı; ama her seferinde baştan baştan havalanıp, ben kollarımda derman kalmayacak hale gelene kadar hep gökyüzünde kaldı. Anlayacağınız 30 yıl sonra uçurtma uçurmak gerçek bir İstanbullu için bile zor değilmiş; işin sırrı “Bir pazar gününü dizi izleyerek değil, uçurtma uçurarak geçirmek için Bodrum’a yerleşmedim mi!” diyebilmekmiş. 

Bodrum’da çocuk olmak!

Bodrum Uçurtma Festivali, benim için Bodrum’a taşınınca fark edilenler listesine bir sürü çok tebessümlü madde ekledi. Yıllar sonra kavuştuğum minik uçurtmacığımı o kadar çok sevdim, gerçek bir görmemiş olarak öyle çok eğlendim ki; uzaktan izleyip “kendini fazla kaptırmış bu” dedilerse yeri. 

Her şey bir yana, kafanızı gökyüzüne kaldırıp o rengarenk uçuşma hadisesini izlemeye daldığınızda, yüzünüzdeki o bir türlü engelleyemediğiniz gülümseme başka.  Pek mühim işlerle dolu hayatlarımızda, bir pazar sabahı bile birtakım ekranlardan başımızı kaldırıp gökyüzüne bakmayı unutuyoruz ya, başka neler kaçırıyoruz acaba?

ucurtma3a
Gökyüzü masal oldu!

Kendi adıma, bugüne kadar kaçırdığım ne varsa, hepsini Bodrum’da telafi etmeye oynuyorum. Adını “Bodrumluculuk” koydum.  Hani size 23 Nisan’da, harika çocukluk anılarıyla ilgili bir şeyler karalamıştım (okumayanları “Bodrum’da Çocuk Olmak!” yazısına alalım), son söz olarak da “Bodrum’da hepimiz hala çocuğuz” demiştim ya; menüye uçurtmaları da ekliyorum, teknolojiye inat ikinci bir çocukluk yaşamak isteyen herkesi buralara bekliyorum… 

Bodrum Uçurtma Festivali
“Uçurtma bahane, farkındalık şahane”
Gökçe Devecioğlu
Galatasaray Lisesi ve Galatasaray Üniversitesi İletişim Fakültesi mezunu. Reklam yazarı. 7 yıldır Bodrum'da yaşıyor, Bodrum hakkında yazıyor. Müziğe, güneşe, kitaplara ve değişime inanıyor. Kahkaha desibeli yüksek insanları seviyor. Hayatı film sanıyor.